Kayıtlar

2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ilginç hastalıklar

Resim
 22.01.2019 Climoni nedir?  Bilen varmı.. Climonia bir hastalıkmış, yastığa yorgana duyulan aşırı sevgi.. Ya ben fırsatını bulsam çıkmam yatağımdan. Kim soğuk kış günlerinde sıcacık yatağından çıkıp işe veya herhangi bir yere gitmek ister ki? Sanırım hepimiz hastayız. Çoğu kişi bilmiyor bunun bir hastalık olduğunu. Bir yerde okumuştum meğer bildiğin tedavisi olan bir hastalıkmış hatta duyunca çok şaşırdım ben miskinlik yaptigimi düşünüyordum oysaki 😂 Simdi itiraf edin.. Sizde climonia hastasi misiniz ? İlham periniz yazıyor ..

Gücünü keşfet 💪🏻

Resim
Ben öyle olmayacağım!   Hoşlanmadığımız sevmediğimiz bir hareket gördüğümüz zaman ben böyle olmıycam! diyerek sadece o yanımızdan geliştiririz bazen kendimizi. Bana göre bu psikolojik bir baskıdır ve farkında olmadan hepimiz yaşarız. Çevreden bilinçsiz yönlendirmeler ile belki de ilgi alanlarımızdan dolayısıyla keşfetmediğimiz bize bahsedilmiş zeka gücümüz ile de bu şekilde uzaklaşıyoruz ve neden sonra ilk fırsatta eksik yönlerimizden vurguluyoruz. Örneğin; "Benim piyanoya ilgim vardır ama elime bağlama verilmiştir, çalamıyor olmam beceriksiz olduğumu gösterir mi?" Yorum sizin.. böyle durumlarda karşılaşılan sonucun başarısız olması sonrasında, güçsüz ve çok üzgün hissederiz. Yeni birşey deneme korkusu, ve nihayetinde gücünü keşfedememe durumsallığı.  Bu konuda birşeyler söylemek istiyorum..  Hepimiz insanız yaşantımız da eksiklikler olabilir ve çok normaldir, hergün farkında olmadan birşeyler öğreniriz. Öğretici destekleyici kişiler ve onların aksine yıkıcı kişilik sah...

Sessizce düşen damla..

Resim
 Bilir kişi .. Uzun zaman sonra sol gözünde bekleyen bir damla suyun, yer çekiminin de etkisi ile peşinden birer birer düşmesiyle başladı herşey.. sağanak yağışlı bir gece olacağı belliydi, birşey mi oldu dediler iyi misin ? hepsi birlikteydi ve birbirinin ardı sırasıyla düşmeye devam ediyorlardı. Sonbahar yağmurları gibiydi, derin bir nefes aldı kasımpatı, ciğerlerini toprağın muhteşem kokusu ile doldurmak istemiş. Yerleşik bir yapı işte yetişemedi tabi apartmanın 27. katına toprak kokusu. Yok olmuyor nefes alınmıyor bu şehirler de, bir damla su yere değiyor da onun kokusu uçup gelmiyordu burnuna..  Şiddetli yağmurlardan önce gök kararır ve nihayetinde sağanak yağış gelmeden herkes bilir başına ne geleceğini.. sinirlendiği zaman oda bilirmiş.. o çok bilmiş..  bilir kişi..  neyi bilirmiş, yağmurun sesini mi?  Kokusunu mu?  Bilmediği tek şey yağmurun kokusunun verdiği hüzün, gökyüzü karardığında bilmesi gerekirdi düşen damlaların her zaman çiçekleri sulamak ...

Sevilesi

Resim
Sevilesi.. Gülen gözler güzeldir, güzel gözler gülermiş. Güldüren bilir mi o gözlerin güzelliğinin sebebinin kendi olduğunu. Bilseydi güldürmez miydi daha çok , o gülen gözlerinin güzelliğini izlemeye doyamazken.. Hop hop atan kalbini nasıl durdursun genç çocuk, maç yaparken geçti sanıyor ama maç bitince anlıyor o heyecan kalbinde uçuşan kelebekler a aa bu hiss yoksa..  Geçmiş olsun.. Anlayan anladı değil mi bu hissin tercümesi aşk, ne güzeldir bu duygunun ana karakteri olmak dünya sizin etrafınızda dönüyor sanıyorsun.. bu hisler ne kıymetlidir. hem iyi hissettirir, hemde gerçek yahu etimle kemiğimle hissediyorum işte. İnsan kendini tanımaz mı?  Aslında.. Bazen tanıyamıyorum .. bu duygu beni benden aldı, bilmediğim diyarlara götürdü, bilmediğim hislerin içine sürükledi.. ne diyorum ben. Ne yiyorum ne içiyorum. TV izlemiyorum, netimi kapatıyorum telefonu sesini açıp bırakıp, balkonda defterim ve ismimin yazılı olduğu kalemimle bu satırları yazıyorum.  Tarih 1 Ekim  sa...

Kuş misali

Resim
 Kuş misali..  Bazı günler yalnız ve çok yaralı hissediyorum. Bir kuş gibiyim gökten süzülerek yeryüzüne iniyorum sanki, ama yeryüzüne yaklaştıkça heyecanlı suratım düşüyor. Hem sevmedim, ben geri dönmek istiyorum.. desemde, yola çıktık bir kere. Şimdi bir u dönüşü yaparım hallederim diyorum ama köşe başı burası toslarsam, hayatım biter. Ne pis oldu bu şehir, gökten süzülerek inişimin, devamında yine herşey aynı diye diye söylenerek çıkıyorum.. Gelmem bi daha.. Ağlasam.. sesimi duyar mısınız mısralarım da, dokunabilir misiniz göz yaşlarıma ellerinizle. Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, kelimelerinse kifayetsiz olduğunu .. diye devam ediyor Orhan Veli. Ne kadar içten ne kadar da etkili sözleri olan bir şiir, üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen hala okuyanlar kendini buluyor şu dört mısrada. Çok isterdim ben 1940'lı yıllar da yaşamayı. Aşırı cool değiller mi ? Erkekler ayrı, kadınlar ayrı hem herkes çok şık giyiniyor, hemde çok kibar.  Betüş peri teknolojinin gelişmesi...

Güzel sevmeyeceksen bir çikolata ısmarla

Resim
  Güzel sevmeyeceksen bir çikolata ısmarla.. Düşünüp duruyor: Ne yapsaydım severdi beni.. Keşke gitme deseydim, kalırdı belki.. Bir sigara içimlik daha kalmadı ki.. Müthiş bir umutsuzluk, ve biliyorsun ki sevmeyecek ama bir yanında onun tarafından sevilmek istiyor. Sen yine de elinden geleni tatlı tatlı yapacaksın etkilemek için , yormadan, bunaltmadan, incitmeden, kırmadan. Madem burdasın ve yazımı okuyorsun sana herkesin bildiği bir sır vereyim. Erkekler huzur ve eda'dan hoşlanır, Kadınlar kendilerini dinleyen ve yerine göre davranabilen erkeklerden.. Araştırmalara göre aşık olmak beyinde ki neşe merkezini harekete geçiriyor, e aynı şeyi çikolata da yapıyor. Güzel sevmeyeceksen o zaman bir çikolata ısmarla.. sloganımız bu olsun ✌🏻 Değil ama çiçeğim aradığın o değil, senin yalnızca kanın deli akıyor. Olay bundan ibaret. Her ulaşamadığını da aşk sanmasın uslanmaz gönlün, sakinleş ve kendine biraz zaman ver durulunca anlayacaksın.  Hiçbir aşkı bir kalıba sokamayız tabiki, her ...

Ruhum karantinadayken

Resim
Ruhum karantinadayken..   1 Mayıs 2020 Bu sıralar yazmıyorum..  Telefonumun notlarına da bir kaç cümle düşmüyorum.   Öyle boş boş yaşıyorum işte.  Senin veya diğerlerinin gibi.  Herkes gibi ..  Bir virüs çıktı ortalığı kattı karıştırdı. Evden çıkmadan da çok alâ yaşayabilirim diyen ben! Ben bile çok sıkıldım. Yağan yağmuru penceremden izlemek, balkondan gökyüzünü izlemek hayal gibiydi ama ben bir yerde sıkışmış gibi hissediyorum, istesem sesimi duyurabilirim birilerine ama bağırmıyorum! evet evet tam olarak bu.. Çünkü mecalim kalmadı. Ne oldu demesinler, anlatamam..  Kelimelere çok mu anlam yüklüyorum acaba , insanlara daha da fazla. Neden, bu kadar daralmış, sıkışmış halim. Bilmem ... Geçer mi dersiniz... Belki sadece karantina bunalmışlığı ve olanları fazla önemsemem düşünmemle ilgilidir... Peki o zaman iyi geceler...    İlham periniz yazıyor..

O şanslı kişi sen misin

Resim
BU BİR AŞK MI ? BAĞIMLILIK MI ?   Bu bir aşk mı? Bağımlılık mı? ayırt etmek oldukça güç olabiliyor. Herşeyin en güzelini en iyisini size yaşatan birisinin kötü niyetli biri olduğu düşüncesi bir zaman sonra aklınızdan uçup gidiyor. Çünkü zamanla anılar siliniyor. Ve yerine yenileri ekleniyor yalnızca hisler bizimle yaşıyor. Yaşadıklarımızı unutuyor olsak bile verdiği hissiyatı unutamıyoruz. Sana çok güzel olduğunu, herşeyin en güzeline layık olduğunu hissettiren hayal gibi bir dünya sunan birisini kim istemezdi ki ? Tam olarak burada devreye girmek istiyorum. Yukarıdaki metni okurken gözünüzde canlanan kişi canınızı acıtıyor mu? Yoksa içinizi mi ısıtıyor ? Önemli olan nokta burası. Yaptıkları ile hayatınızda devam edemeyeceğini gösterdi ama hala ondan sunabileceği o muhteşem hayatın hayalini mı kuruyorsun ? veya hayalini kurduğun hayatı yaşatabilecek bir başkası?  Yoksa o zaten bana hayallerimi verir hatta belki de verdi ve hissettiğiniz his tam olarak gözlerini açıp aynaya bak...

Pirinç hikayesi

Resim
O  SADECE BİR PİLAV DEĞİL Pirinç çok şeydir biliyor musunuz. Her zaman yanında olan arkadaş gibidir, özel günlerinizde sizi yanlız bırakmayan tamamlayan korse gibidir. Pilavı sevmeyen yoktur yapmak da baya kolay görünüyor ama bilen bilir aşamalı zor bir yemektir.  Emek ister iyi kavuracaksın, ilgi ister suyunu sıcak iken ayrı, soğuk iken ayrı miktarda kullanıcaksn. Saygı ister tuzunu az atarsan tatsız, çok atarsan tuzlu olur ve sonrasında kurtarmak imkansızdır. Yani düşündüğümüz kadar kolay değil bir pilav yapmak. İçine limon sıkan var, demlenmeye bırakan var, garnitürlüsü, nohutlusu, ketçaplı seveni, tavuklu yiyeni yani bu bildiğimiz pilav aslında tutturması zor ve baya olmazsa olmazımızdır. Ben pilavı sallamasyon yapanlardanım. Kavururken geçen zamana acırım ve illaki o ocakta kavrulurken yanında birşey yapıyor olurum. Ama bu son üç seferdir pilavım lapa oluyor ve bu beni fazlasıyla üzüyor. Sanırım gereken özeni gösteremedim. Bugün işlerimi erken bitirdim ve pilavıma hak ett...

Sen nasılsın ?

Resim
BİR HAYAT ... Zaman varya şu acımasız olan. Çok zor geçiyor geçerken de geçiriyor aşk olsun... Yazımın başında herkesi şaşırttım alkış bana. Evet ama doğru değil mi ? Şimdilik bunları bir kenara bırakalım ve gerçeklere bakalım. NEREDESİN ? KİMİNLESİN ? Bunlardan önce  NASILSIN ? demek istiyorum öncelikle. İstediğin yerde misin ? 7 yaşında ki masumiyetini taşıyor musun hala kalbinde. Herşeyden önemlisi mutlu musun? Sen ne istiyordun ve neler oldu.. Geçen gün Tv'de şu sıralar adından sıkça bahsedilen Demet özdemir'i   gördüm " doğduğun yer kaderindir " adında yeni çıkacak dizinin fragmanında oynamış. Bir Melisa Ilıcalı değilsen altın tepside hayat sunulmaz sana. Bide birşey söyleyim mi bu örnek tam olmadı hadi ama boşver. Ne diyorduk; 7 yaşındasn, hayal kurarken düşünce gücün sadece bulunduğun çevre kadar, en fazla TV de gördüğün bir mekan da hayal edebiliyorsun kendini yada okuduğun kitaplar ile gelişiyor zihnin okudukça daha çok hayal kuruyorsun daha fazla soyutluyors...